6 Nisan 2012 Cuma

Hayatımın hataları

İnsanoğlu hayatta bir çok hata yapabilir, ne de olsa insanız ve hiç birimiz mükemmel değiliz. Gerek iş hayatımızda, gerek aşk hayatımızda hepimiz hemen hemen her gün hatalar yaparız. Bazen bunlar ufak yanlışlıklar olur ve basit bir şekilde telafi edilebilir. Bazen de çok ciddi hatalardır ve telafi etmek çok zor, hatta imkansızdır. İstediğiniz kadar iyi niyetli olun, istediğiniz kadar hata yapmamaya dikkat edin, muhakkak bir gün tongaya basarsınız.

Benim de bir çok hatam oldu hayatımda, tıpkı diğer insanlar gibi. Eğer lise yıllarımızdan itibaren bakmaya başlarsak, o yıllarda benim en büyük hatam sene sonunda lise bitirme sınavlarında oldu. Çok önemli ve gerçekten hayatımı etkileyebilecek bir sınava çalışmak yerine ben bir arkadaşımın kız kardeşi ile işi pişirmekle meşguldüm ve sabaha kadar süren bu oynaşmalar neticesinde aşırı uykusuz ve yorgun, ve en önemlisi hiç bir şey çalışmadan girdiğim ertesi günkü sınavlarda çuvallayarak sınıfta kaldım ve bu bana bir seneye mal oldu. O kızla o gece beraber olmasaydım ne kaybederdim? Tabii ki hiç bir şey, nasılsa başka bir gün ya onunla yada başka bir kızla beraber olabilirdim. Üstelik sınıfımı da geçmiş olurdum sınavlarda. Ama ben ne yaptım? Hayatımdan bir koca seneyi çaldım, hem de sadece "yatak" uğruna... (bakınız: Kadını yatağa atmak)

Üniversite yıllarımda en büyük hatam, sınıfın en güzel kızına gönlümü kaptırıp beraber çıkmaya başladıktan sonra onun beni defalarca aldatmasını görememem oldu. Her ne kadar bir çok yakın arkadaşım onun yediği haltları bana göstermeye çalışsalar da ben göremedim. Az daha bu kızla evlenecektim, neyse ki sonlara doğru onun doğru kişi olmadığını anladım ve beni başkasıyla aldatırken yakaladım, dolayısı ile ilişkimiz bitti.

Üniversiteden sonraki en büyük hatam, beraber olduğum kızın ve ailesinin başıma çoraplar örmesi sonucu hatalı bir evlilik yapmamdı. Kız bana uygun değildi, tabii ki güzel bir kızdı ama gerek yaşam biçimi gerekse hayat görüşü uymuyordu. Ama ben cesaret edipte evlenmemeye karar veremedim. Ve sonuçta mutsuz yıllar ve onun beni aldatması (bakınız: Karım beni aldatıyor - 1) ve benim de bunları yakalamam sonucunda ayrıldık.

Orta yaş dönemlerimde ki bir başka büyük hatam ise hiç bir zaman ne anneme ne de babama "sizi çok seviyorum" diyemedim. Oysaki onları çok seviyordum, kim annesini - babasını sevmez ki? Eğer aralarında çok büyük bir olay olmadıysa tabii. Ben ona "seni seviyorum" diyemeden babacığım vefat etti, o hayattayken ona bunları söyleyemediğim çok pişmanım. İşin daha da vahimi anneme hala "seni çok seviyorum" diyemiyorum, ama gerçekten onu çok seviyorum. Bir gün o da bu dünyadan göçüp gidecek, ve ben yine çok büyük pişmanlık yaşayacağım ona bunları söyleyemediğim için, bundan eminim. Keşke söyleyebilsem, keşke onunla beraberken ağzımdan bu 2-3 kelime çıkabilse. Ama olmuyor maalesef, yapamıyorum. İşte bu, benim hayatımın en büyük hatalarından biri olacaktır. İnşallah siz annenize ve babanıza, sizi seven tüm herkese ve ailenize, "seni seviyorum" demeyi becerebiliyorsunuzdur.

Bundan sonraki hayatımda daha başka hatalar muhakkak yapacağımdır, ama umarım hiç biri şu ana kadar olanlardan daha büyük hata olmaz. Umarım...